Kadın araştırmaları ile tanınan araştırmacı yazar, feminist aktivist Hülya Tarman, 2006–2007 yıllarında kadın ve çocuklarla “Şiddet Algısına İçeriden Bakış“ adlı çalışmayı gerçekleştirmek için Diyarbakır, Urfa, Batman ve Van’a gitmiştir. Tarman, bu çalışması sürerken medya aracılığı ile “canlı bomba“ olarak hedef gösterildi. 22 Haziran 2007’de Takvim ve Star Gazetelerinde “Dört Canlı Bomba Türkiye’ye Sızdı“ haberinde, fotoğrafı, kimlik bilgileri ve adresi yayınlanarak canlı bomba olarak sunuldu.
Hülya Tarman’ın kişilik haklarına saldırı niteliğindeki bu asılsız haberler Tarman’ın can güvenliğini de riske atmıştır. Adı geçen gazeteler izleyen süreçte haberle ilgili herhangi bir düzeltme ya da özür metni yayınlamayarak hem Hülya Tarman’ın kişilik ve güvenliğine yönelik saldırıları konusundaki pervasızlıklarını sürdürmüşler ve hem de kasıtlı olarak okuyucularını yanıltmaya devam etmişlerdir.
Hülya Tarman bütün bu süreçte haklarını yasal olarak takip yoluna gitmiş, ancak hukuk mücadelesinden olumlu sonuç alamamıştır. Tarman’ın Star ve Takvim gazetelerine açtığı davalara ilişkin Yargıtay’ın gerekçeli kararında “haber kamu yararına olduğundan basın özgürlüğü kapsamındadır“ ifadesi yer almaktadır. Hülya Tarman’ın “hukuksuz“ olarak nitelediği bu kararla, Tarman’ın kişilik hakları hiçe sayılmış ve kamu yararı asılsız bir bilgi üzerinden ve Tarman’ın can güvenliği pahasına tanımlanmıştır. İç hukuk yolları tükenmiş olduğu için Hülya Tarman hakkını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde arayacaktır.
Hülya Tarman’ın kişilik haklarına saldırı niteliğindeki bu asılsız haberler Tarman’ın can güvenliğini de riske atmıştır. Adı geçen gazeteler izleyen süreçte haberle ilgili herhangi bir düzeltme ya da özür metni yayınlamayarak hem Hülya Tarman’ın kişilik ve güvenliğine yönelik saldırıları konusundaki pervasızlıklarını sürdürmüşler ve hem de kasıtlı olarak okuyucularını yanıltmaya devam etmişlerdir.
Hülya Tarman bütün bu süreçte haklarını yasal olarak takip yoluna gitmiş, ancak hukuk mücadelesinden olumlu sonuç alamamıştır. Tarman’ın Star ve Takvim gazetelerine açtığı davalara ilişkin Yargıtay’ın gerekçeli kararında “haber kamu yararına olduğundan basın özgürlüğü kapsamındadır“ ifadesi yer almaktadır. Hülya Tarman’ın “hukuksuz“ olarak nitelediği bu kararla, Tarman’ın kişilik hakları hiçe sayılmış ve kamu yararı asılsız bir bilgi üzerinden ve Tarman’ın can güvenliği pahasına tanımlanmıştır. İç hukuk yolları tükenmiş olduğu için Hülya Tarman hakkını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde arayacaktır.
Sizler de Hülya Tarman’a destek ve dayanışma için açılan kampanyaya imza vererek katkıda bulunabilirsiniz.